Cumhurbaşkanı Erdoğan, Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği Uluslararası MÜSİAD Ticaret Fuarı'nda konuştu: (3)

TAKİP ET

"Geçen sene deprem etkisine rağmen milli gelire oranla yüzde 5,2'de tuttuğumuz bütçe açığını, bu sene yüzde 4,9'a indirmeyi hedefliyoruz. Bütçe açığını 2025 yılında yüzde 3,1'e indirecek ve dezenflasyona maliye politikası kanalıyla da çok güçlü destek vereceğiz" - "Deprem bölgesinin imarı ve ihyası için yaptığımız harcamaların toplam değeri 72 milyar dolara yaklaştı. Enkazın kaldırılmasından yeni konut inşaatlarının başlamasına, altyapı projelerinden çevre düzenlemelerine, destekleme paketlerinden çeşitli yardımlara kadar pek çok alanda depremzedelerimizin yanında olduk" - "Enflasyonda başlayan düşüş trendi inşallah hızlanarak devam edecek. Fahiş fiyatla ve tamahkarlıkla olan mücadelemiz de sürecek. Daha fazla para kazanmak, daha çok kar elde etmek için milletin lokmasına uzanan elleri kırmakta en küçük bir tereddüt göstermeyeceğiz" - "Türk ekonomisi fırtınalı sulardan artık serin sulara doğru yol almaktadır. Dünyada ve bölgemizde fevkalade bir hadise olmazsa Allah'ın izniyle bundan sonra rüzgara karşı değil, rüzgarı arkamıza alarak yürüyeceğiz" - "Hançerlemenin, kuyu kazmanın, çelme takmanın, adaletin tecellisi için cansiperane çalışan hakim ve savcıları cezaevi kapıları önünde küstahça tehdit etmenin bir muhalefet geleneği olduğunu, CHP'nin sadece eski yönetimine değil yeni yönetimine baktığımızda da çok net görüyoruz"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Geçen sene deprem etkisine rağmen milli gelire oranla yüzde 5,2'de tuttuğumuz bütçe açığını, bu sene yüzde 4,9'a indirmeyi hedefliyoruz. Bütçe açığını 2025 yılında yüzde 3,1'e indirecek ve dezenflasyona maliye politikası kanalıyla da çok güçlü destek vereceğiz." dedi.

Erdoğan, Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği Uluslararası MÜSİAD Ticaret Fuarı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 6 Şubat'ta yaşadığı asrın felaketi olan depremlere rağmen tüm bu başarıları elde ettiğinin altını çizdi.

Deprem bölgesindeki çalışmalara değinen Erdoğan, "Deprem bölgesinin imarı ve ihyası için yaptığımız harcamaların toplam değeri 72 milyar dolara yaklaştı. Enkazın kaldırılmasından yeni konut inşaatlarının başlamasına, altyapı projelerinden çevre düzenlemelerine, destekleme paketlerinden çeşitli yardımlara kadar pek çok alanda depremzedelerimizin yanında olduk. Yarın da inşallah Kahramanmaraş'tayım. Yani bir taraftan son asrın en büyük doğal afetinin yaralarını sararken, diğer taraftan da ekonomide çarkların dönmesini temin ettik." diye konuştu.

Gelecek yıl çok daha iyi rakamları göreceklerini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Geçen sene deprem etkisine rağmen milli gelire oranla yüzde 5,2'de tuttuğumuz bütçe açığını, bu sene yüzde 4,9'a indirmeyi hedefliyoruz. Bütçe açığını 2025 yılında yüzde 3,1'e indirecek ve dezenflasyona maliye politikası kanalıyla da çok güçlü destek vereceğiz. Enflasyonda başlayan düşüş trendi inşallah hızlanarak devam edecek. Fahiş fiyatla ve tamahkarlıkla olan mücadelemiz de sürecek. Daha fazla para kazanmak, daha çok kar elde etmek için milletin lokmasına uzanan elleri kırmakta en küçük bir tereddüt göstermeyeceğiz. Serbest piyasa ekonomisi demek vatandaşı fırsatçıların insafına terk etmek değildir. Az gelirli vatandaşlarımız başta olmak üzere milletin refahı, huzuru, geçim sıkıntısı yaşamaması, bizim en büyük önceliğimizdir. 22 yıllık iktidarımız döneminde bu konuda hiçbir zaman taviz vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz."

- "Bölgemizdeki sorunlar çözüme kavuştukça Türkiye ekonomisindeki iyileşme daha da hızlanacaktır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MÜSİAD mensuplarına hitaben, "Pembe tablolar çizmek niyetinde değilim. Bunu hiçbir zaman yapmadık ama en zor günlerin artık geride kaldığını sizlerle paylaşmak isterim. Türk ekonomisi fırtınalı sulardan artık serin sulara doğru yol almaktadır. Dünyada ve bölgemizde fevkalade bir hadise olmazsa Allah'ın izniyle bundan sonra rüzgara karşı değil, rüzgarı arkamıza alarak yürüyeceğiz. Bölgemizdeki çatışmalar, krizler, sorunlar çözüme kavuştukça Türkiye ekonomisindeki iyileşme daha da hızlanacaktır. Seçimlere ve bölgesel krizlere rağmen kararlılıkla uyguladığımız ekonomi programımızın meyvelerini daha fazla toplayacağız. İstikrar ve güven ortamını koruduğumuz müddetçe hiç endişeniz olmasın, yolumuz da bahtımız da daima açıktır." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin 22 yılda istikrar ve güven ortamının bir ülke ekonomisi açısından ne ölçüde kritik olduğunu yaşayarak öğrendiğini belirten Erdoğan, "Başbakanın önüne fırlatılan bir anayasa kitapçığının Türkiye ekonomisine bindirdiği ağır faturayı nasıl unutabiliriz? Kelebek ömürlü koalisyon hükümetlerinin vesayete davetiye çıkardığını nasıl unutabiliriz? Sermayenin renklere bölündüğü o kara günleri, soruyorum sizlere nasıl unutabiliriz? Sırf inancı, başörtüsü, siyasi görüşü dolayısıyla insanımızın kendi vatanında parya olarak görüldüğü eski Türkiye'yi nasıl unutabiliriz? Buna mukabil son 22 yılda istikrar ve güven zemininde umutların nasıl büyüdüğüne, engellerin nasıl aşıldığına, Türkiye'nin nasıl köklü bir değişim yaşadığına da aynı şekilde hep beraber şahitlik ettik. İstikrar ve güven ortamının üzerine özellikle iş çevrelerimizin bu bakımdan titremesi gerektiğini düşünüyorum." diye konuştu.

- "Sağa sola sataşması, hançer siyasetinin bunların genetiğine işlediğinin apaçık ispatıdır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret" suçundan Mersin'de yargılandığı dava kapsamında talimatla Ankara Adliyesi'nde yaptığı savunmaya işaret ederek, konuşmasına devam etti:

"İşte sizler de görüyorsunuz. Geçtiğimiz hafta CHP'nin devrik genel başkanının mahkeme salonunda savurduğu hakaretler, Türkiye'nin 14-28 Mayıs seçimlerinde nasıl büyük bir uçurumun eşiğinden döndüğünü bir kez daha ortaya koymuştur. Zehirli dili, kutuplaştırıcı söylemleri ve çirkin siyasi üslubuyla bu zatın genel başkanlığı döneminde Türkiye'ye yatırım gelmesin, Türk ekonomisi düze çıkmasın diye kendini nasıl paraladığını, ülkemizi nasıl kötülediğini, nasıl yurt dışına şikayet ettiğini hepimiz çok iyi hatırlıyoruz. Bugün de seçim ve kurultay kaybetmenin öfkesiyle sağa sola sataşması, Cumhur İttifakı'yla birlikte eski ittifak ortaklarına da edepsizce saldırması, hançer siyasetinin bunların genetiğine işlediğinin apaçık ispatıdır. Hançerlemenin, kuyu kazmanın, çelme takmanın, adaletin tecellisi için cansiperane çalışan hakim ve savcıları cezaevi kapıları önünde küstahça tehdit etmenin bir muhalefet geleneği olduğunu, CHP'nin sadece eski yönetimine değil yeni yönetimine baktığımızda da çok net görüyoruz."

Erdoğan, muhalefetin yönettiği belediyeleri eleştirerek, "Daha ortada vatandaşa 'İşte bizim eserimiz.' diye gösterecekleri doğru düzgün tek bir projeleri dahi yok ama kavga gürültü hiç eksik olmuyor. Yönettikleri şehirlerde trafik sorunu katlanılmaz boyutlara ulaşmış. Depremle ilgili hiçbir şey yapılmamış. Hiçbir adım atılmamış. Meydanlarda vatandaşa verdikleri sözlerin hiçbiri tutulmamış. Belediyelerde yolsuzluk, hırsızlık, iş bilmezlik almış başını gitmiş. Ne gam ne tasa, bunların hiçbiri umurlarında bile değil. Varsa yoksa cumhurbaşkanı adayı kim olacak? Partinin genel başkanlık koltuğuna kim oturacak? Tüm dertleri bu. Türkiye'nin bunlarla kaybedecek vakti de enerjisi de yok." ifadelerini kullandı.

- "Dünün sorunları bugün nasıl ortadan kalktıysa, bugünün sorunları da tarihin tozlu sayfalarına karışacaktır"

Büyük hedeflerin peşinde koştuklarını, "kızılelma''ları olan Türkiye Yüzyılı'nı inşa etmenin derdinde olduklarını vurgulayan Erdoğan, MÜSİAD'dan, ekonomi programına yönelik destekleyici tutumunu bundan sonra da aynı şekilde devam ettirmesini beklediğini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 22 yılda el ele, yürek yüreğe vererek nice zorluğun, sıkıntının, badirenin üstesinden geldiklerini, iş dünyasının Türkiye'ye en iyi şekilde hizmet edebilmesi için daima yakın istişare içinde olduklarını söyledi.

Sorunlara ortak akılla, pratik, kalıcı, uygulanabilir çözüm yolları ürettiklerini, bundan sonra da aynısını yapacaklarını dile getiren Erdoğan, "Dünün sorunları bugün nasıl ortadan kalktıysa, inancım ve duam odur ki bugünün sorunları da geleceğe taşınmayacak, çözülecek ve inşallah tarihin tozlu sayfalarına karışacaktır. Son 22 yılda bunu defalarca yaptık, inşallah yine başaracağız. Hükümet olarak MÜSİAD'ın temsilcisi olduğu reel sektörümüzün nabzını tutacak, kalp atışlarını dinleyecek ve bize düşen neyse imkanlarımızı zorlama pahasına da olsa inşallah yerine getirmeye çalışacağız. Türkiye adına, ülkemiz, milletimiz, vatanımız, toprağımız adına, hepsinden önemlisi geleceğimiz adına çok büyük işlere sizlerle birlikte imza atacağız. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum. Türkiye'ye yaptığınız hizmetler, ekonomiye katkılarınız, bize inandığınız ve güvendiğiniz için sizlere tek tek teşekkür ediyoruz." şeklinde konuştu.

Erdoğan, fuarın hayırlara vesile olmasını dileyerek, fuara katkı sunanları tebrik etti.

(Bitti)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan DEPREM Kahramanmaraş Müsiad Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği Uluslararası MÜSİAD Ticaret Fuarı TÜYAP